Bir Anne Adayının Listesi
14 Kasım 2018
Doğum Sonrası Bilgiler (2. Bölüm)
3 Aralık 2018

Doğumunuz gerçekleştiyse, artık bebeğiniz kucağınızda ise ne mutlu size. Bir bebeğiniz varsa işiniz daha kolay olabilir. Ancak, çoklu doğum yaptıysanız veya başka çocuklara da sahipseniz; o zaman destek şart. Evlatlarınız arasında maddi adalet kadar manevi adalet de çok önemlidir. Onlar arasında sevgiyi asla bölüştürmeyin. Hepsine gereken sevgide bulunun. Kimse kimseye benzemez, herkesin ihtiyacı elbette ki farklıdır. Adaletli sevgi dağılımını ve şeklini çocuğunuzun ihtiyacına göre oluşturun. Elbette zor olacak, ancak anne baba olarak tüm güç sizde mevcut, bunu asla unutmayın. Sevgi, yaratılışımızın doğasında var. Sevgi sonsuzdur…

İlk bebeğinizde kolik, gaz problemi, uyku sorunu yoksa, yenidoğan dönemini iyi değerlendirin. 3 aylık süreci, adaptasyon, dinlenme, bebeğinizle tanışma olarak yavaş tempoda yaşayın. Fakat bebeğiniz, yenidoğanken sorunlar yaşıyorsanız büyüklerinizden veya profesyonellerden destek alın. Normal doğum sonrası kişiler daha çabuk ayaklanırken (istisnalar hariç), sezaryen doğumlarda dikişler için en az 15 gün bakım gerekebildiğinden; anne, hemen günlük yaşantısına dönemeyebilir. Bu süre zarfında annenin, ani hareketler yapmaması, dikişlerine bakım yapması, mümkünse yatması ve doktor önerisiyle arada bir yürüyüş yapması önerilir. Doğum sonrası bilgiler yazımız sizler için bölümlerden oluşmaktadır.

1.Bölüm

Tetkikler

Hastaneden çıkmadan önce bazı testler, tahliller yapılır. Uygulamalar hastanelere göre farklılık gösterse de bazı kontroller zorunlu ve standarttır. Genel olarak kontrollerde, annenin doğumu sezaryen ile gerçekleştiyse; sindirim sistemi, dikişlerinin durumu, kanaması ve şikayetleri göz önünde bulundurulur. Normal doğum yapıldıysa, kesi varsa dikişler kontrol edilir. Bazı hastanelerde lohusa anneye kan değerleri için tahlil yapılır. Doğumdan sonra her bebeğe kan tahlili yapılır. Bu tahlillerde, özellikle bilurubin yani halk arasında bebek sarılığı varlığı veya seviyesi, tiroit ile ilgili parametreler ile bebekte hipotiroidi varlığı kontrol edilir. Ayrıca bebeğin kan değerlerine ve kan grubuna bakılır. Bebeğe, görme ve işitme testleri yapılır. Bebeğin ilk kakası gözlemlenir. Topuktan kan alınır ve pku varlığı kontrol edilir. Bebeğin kilosu, boyu, baş çevresi ölçümü doğumla başlayan, uzun bir süre boyunca takip edilmesi gereken parametreler arasındadır.

Kan Uyuşmazlığı : Anne bebek arasında kan uyuşmazlığı önemlidir. Anne Rh (-), bebek Rh (+)  kan ise kan uyuşmazlığı söz konusudur. Bu sebeple negatif kan grubuna sahip anneler dikkatli olmalıdır. Kan uyuşmazlığında bebek, kırmızı kan hücrelerine karşı antikor üretebilir. Bir sonraki hamilelikte, bu antikorlar plasentaya geçebilir gelişen ceninin kırmızı kan hücrelerini yok edebilir. Bu olası durumla karşılaşmamak için anneye iğne yapılır. Bu sebeple gelecek doğumlar için kan uyuşmazlığı muhakkak kontrol edilir.

Bebek Sarılığı: Bebek sarılığı, ilk 3 günde ortaya çıkıp, 1-2 hafta içinde kaybolabilir. Anne sütünün yetersiz olmasına veya anne sütüne bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Bu durumda sarılık 4. gün başlayıp, en geç 10.haftaya kadar sürebilir. Bu tip sarılıklar genellikle zararsızdır. Kan uyuşmazlığına bağlı olan sarılıkta ve  0 kan grubu ile A-B kan gurubu farklılıklarında, bebekteki bilurubin değeri yükselir. İlk 24 saat içerisinde görülmeye başlanan bu durumda bebek, sarılığı idrar ile atacağından dolayı, sık sık emzirilmelidir.  Yüzdeki sarılık vücuda yayılmaya başlarsa, doktor ile görüşülüp, gerekirse tedaviye başlanılmalıdır. Bebek sarılığı yetişkin sarılığından çok farklı olup, birbiriyle karıştırılmamalıdır.

Hipotiroidi: Kan tahlili sonuçlarında bebekte hipotiroidi saptanırsa, endokrin uzmanı tarafından kesin teşhis koyulduktan sonra bebekte ilaca başlanır. Doğumsal hipotiroidi (yenidoğan tiroid hastalığı), tiroid hormonunun yetersiz çalışmasına bağlı olarak, beyin gelişimini negatif etkileyerek zeka geriliğine neden olur. Beyin gelişimi için özellikle ilk 6 ay olmak üzere, ilk 3 yıl oldukça önemlidir. Uzamış bebek sarılığı, halsizlik, emme zorluğu, kabızlık, vücutta soğukluk, kalın ses tonu ile ağlama gibi belirtileri mevcuttur. Günde 1 kez ağızdan, tiroid hormonu verilmesiyle semptomların oluşması engellenir. Bazen kalıcı bazen de geçici olabilen bu durum için periyodik doktor kontrolü önemlidir.

PKU Taraması: Topuk kanı testi bebek doğunca ilk 24 saat içinde ve 5-7 günlükken, topuğun delinmesi ile sıkılarak kan alınır. Topuk kanı tanı testi (Guthrie testi), bebekte kalıtsal metabolik bir hastalık olan fenilketonüri (PKU) kontrolü için yapılır. Fenilalanin aminoasidinin sindirilememesi sonucu, bebeğin beyin gelişimi etkilenir. Bebeğin, yaşıtlarına kıyasla yürümesinde, konuşmasında, zekasında gerilik olur. İlk başlarda ayırt edilemeyecek farklılıklar zamanla belirgin hale gelmeye başlar. Test sonucuna göre PKU varlığı tespit edilmediği zaman aile bilgilendirilmez. Ancak aksi durumda aile ile iletişime geçilir ve bebeğe diyet verilir. Bebeğin, tüm bu sorunları yaşamaması için diyet tek ve en etkili çözümdür. Diyet doğru yapıldığı taktirde, fizyolojik olarak yaşıtlarından farklı olmayacaktır. Ailenin ve bebeğin ilerleyen yaşlarında, psikolojik destek alması önerilir. Yapılacak diyette bebek ömür boyu protein içeren (fenilalanin içeren) gıdalardan uzak duracaktır. Düşük fenilalanin içeren gıdalar ise sınırlı olarak, tartılarak diyete ilave edilebilmektedir. Anne sütü, bebekler için oldukça önemlidir. Bebeğe anne sütü tartılarak verilebilir. Bebek, fenilalanin aminoasidini içermeyen karışımlarla beslenebilir. Annenin hastalığa özgü beslenmesi ek fayda sağlayacaktır.

Mekonyum Kontrolü: Bebebğin koyu renkli, ilk kakasına mekonyum denir. Birkaç gün süren mekonyum atık maddelerdir. Mekonyum, ilk 24 saat çıkarılmadıysa, bebeğin kontrol edilmesi gerekir. Bebek günde 4, 5 kez kakasını yapar, her bezinde de idrar görülür. Mekonyumun ardından yapılan dışkılar, bebeğin ek gıda ile tanışma sürecine kadar sarı tonlarında ve yumuşak kıvamlıdır. Mama ile beslenildiği durumlarda istisnalar olabilir.

Bebek Boy, Kilo ve Baş Çevresi Ölçümü: Her bebeğin büyüme hızı farklıdır. Bununla beraber alt ve üst limitler genellenmiştir. 0-2 yaş bebeğin en hızlı büyüdüğü dönemdir. sonraki süreçte ergenliğe kadar büyüme dönemi ortalama seviyede gerçekleşir ve ergenlikte tekrar hızla büyüme atağı geçirilir. En başta genetik faktörler, sonrasında hormonlar, bebeğin cinsiyeti, beslenme tarzı, kronik hastalıklar, metabolik hastalıklar, doğum öncesi annenin aldığı ilaçlar, sağlık sorunları, sigara ve alkol tüketimi, zararlı alışkanlıkları, annenin beslenme tarzı gibi etkenler bebeğin büyüme hızına ve miktarına etki etmektedir. Genellikle zamanında doğmuş bebeklerde 2,5 kg – 4,6 kg ağırlık normal kabul edilir. Bebekte ilk 1 hafta kilo kaybı gözlenecektir. Bu kayıp genellikle doğum ağırlığının %10’ u kadardır. İlk hafta tartıda ağırlık kaybolması beklenir ve arından bebek hızla kilo almaya başlar.ilk aylarda günlük ortalama 25 gr, sonrasında 15-20 gr kilo alımı gözlenmelidir. Aylık kilo alımı 500 gramın altında olduğu taktirde sebep araştırılmalıdır. Zamanında doğmuş bebeklerde boy, 48 cm – 53 cm arası olmaktadır. 1 yaşında olan bebek ortalama 75 cm olmaktadır. Baş çevresi kontrolü beyin gelişimi kontrolü için önemli bir göstergedir. 1 yaşında bebeğin baş çevresi ortalama 46 cm dolaylarındadır. Başın büyüme hızı, baş çevresi büyüklüğünden daha önemlidir.

 

Yüksek Gıda Mühendisi & Yaşam Koçu Öznur TOPCU

Comments are closed.